Samimiyet, beşeri farklı yerlerden alıp mutluluk diyarında huzurla buluşturan bir varidattır. Samimiyet insanın mimarı yapısında ilahi kudret tarafından konmuş huzurlu yaşam sembolüdür. Samimiyet beşerin huzurlu yaşaması için yaşadığı dünyayı huzur dantelâsı ile ören içteki duyguları erozyona uğratmadan dışa çıkartan bir vasıtadır. Bir milletin tek yürek olması için yüreklerinde samimiyetin mozaiğine ihtiyaç vardır. Samimiyeti en iyi şekilde samimi olmayanlardan öğrenmek mümkündür.
Samimiyetin merkezi kalptir. Eğer merkez fesada uğrarsa dıştaki tebessüm yüzeysel olur, bu durumda kişide münafıklık zuhur eder. Kişinin içi ile dışı aynen silahın arpacıkla gezi gibi birbirini tamamlamalıdır. Aksi halde hedefi tutturmak ve netice elde etmek mümkün değildir. Samimiyetin meşru olan her işte olması zaruridir. Evvela dini hayatta düşünürsek, imanda samimiyet ve amelde samimiyet dini hayatın vazgeçilmez bir gereğidir. Dünyevi işlerde de samimiyet başarının temel kuralıdır. Bir sanatkâr işinde samimi olmazsa, sanatında başarılı olamaz. İşinizde samimi iseniz ancak başarırısınız. Örneğimiz ve önderimiz gönüller sultanı Habibül Kibriya A.S. örnek hayatı bize davasında samimi olanların başaracaklarına açık delildir.
Allah’ın nusretinin kesilmesindeki mühim mani arızalardan biri de samimiyetsizliktir. İslam alemi ve dar dairede fertten cemiyete kadar bütün Müslümanların birbirlerine karşı alaka ve münasebetleri samimi olmak mecburiyetindedir.
Yer yüzünde sulh ve sükunun teminatı bu samimiyete bağlıdır.
Samimi ol, samimi öl, rahmetin olsun bol.
Mustafa TAVUS
T.C. Rize Müftülüğü Pınarbaşı Köyü Kız Kur’an Kursu